7 Mart 2018 Çarşamba

Paris Sıkıntısından Paris Sendromuna / Fransa

28 Ağustos 2014

Paris
Belçika'dan Paris'e üç tren değiştirerek ulaşıyoruz, tren istasyonunda 24 saatlik metro biniş kartı almak için bize yardımcı olan adamın bize tek binişlik kart alarak bizi dolandırdığını fark ediyoruz. Bir buçuk aydır yollardayız ilk defa böyle bir şey başımıza geliyor. İki katlı metro ile Eyfel Kulesi'nin yanına gece varıyoruz. Kırmızı ışıklı bir kule, Eyfel Kulesi'nin altı hep ötekileştirilmiş tipler... Couchsurfing'ten bir host bulamadık yine, geç saatte bir otel buluyoruz.
Hiçbir anlamı olmayan saçma sapan bir kule

Sabah Yalçın ile ikimizde bir PARİS SIKINTISI, bir bıkkınlık bir isteksizlik... Hiçbir yeri görme isteği yok içimizde,  kahvaltımızı Eyfel Kulesi'nin altında amele tadında yapıyoruz. Notre Dame Katedrali'ni geziyoruz, Sen Nehri kıyısında dolaşıyoruz, birçok edebiyatçımızın takıldığı Paris'in edebiyat kokan cafelerini arıyoruz ama hiçbir sanatsal mekan bulamıyoruz, anlamsız anlamsız zaman doldurmaya çalışıyoruz. Her şey gözümüze çok sönük gözüküyor. 
Eyfel Kulesi'nde amele tadında bir kahvaltı

Notre Dame Katedrali

Notre Dame Katedrali

Sen Nehri
Louvre Müzesi'ne gidip zamanımız olmadığı için içine de giremiyoruz ve müzenin bahçesinde Yalçın ile geyik muhabbetine sarıyoruz. İnsanlar parklarda güneşleniyor.  
Gezemediğimiz Louvre Müzesi

Bir müzenin dışını anlamsız anlamsız böylesine saatlerce izlediğimi hiç hatırlamıyorum

Paris tam bir hayal kırıklığı oldu bizim için ve bahsedilen Paris Sendromu nedir, onu hissettik. 
Paris Sendromu'nun fotoğrafı

Havaalanına gidip geceyi bir köşede uyku tulumlarında uyuyarak geçiriyoruz ve sabah erkenden uçağımız var İstanbul'a, çantamızdaki likörü uçağa alamayınca Paris havaalanında bir şişe likörü iki kişi sabahın köründe kafaya dikip bitiriyoruz, sonrası havada uçan bir boşluk...
Mor trenle gittiğimiz, yeşil gezip sıkıldığımızdır

5 Mart 2018 Pazartesi

bir masal kenti : Brugge/Belçika

26 Ağustos 2014

Brugge
Amsterdam tren istasyonundan hareket ediyoruz, tren penceresinden uzaktaki yel değirmenlerini seyrediyoruz, Hollanda coğrafyası dümdüz ve çayır çimen, Hollanda inekleri otluyor sağda solda. Rotterdam'a Rotterdam'dan Brüksel'e geliyoruz. Brüksel sevimsiz bir başkent, gece yağmurda Brugge'a geçiyoruz,  Couchsurfing'den kalacak bir hostumuz yok. Ucuz bir hostel bulmak için şehre yürüyoruz,  tren istasyonundan kentin içine ilerleyince masal diyarı bizi içine çekiyor. Bundan sonra yaşadığımız büyü ancak bilinç akışı yöntemi ile anlatılsa anlamını yansıtır sanki...

Arnavut kaldırımı sokak ve meydanlar, tuğladan şatolar, saat kuleleri, kırmızı ışıklandırmayla masalsı atmosfer, zaman tünelinde 400 yıl öncesi yolculuk...
Meydanlar

Saat kulesi

Snuffel hostel, yer yok, çok üzgünüz, herkes hippi mi, barda birer bira, salaş bir bahçe, Ankara Sakal Cafenin ruhu on yıl sonra...


Masalın ve biranın serhoşluğunda kanallar, daracık sokaklar, banklar, ağaçların kıyısı, yürüyüş, meydanlar... Uyku, saat kulesinden çalan klasik müziğin odaya yaydığı huzur... bir gece daha kalsak mı ki...



Brugge'un ruhuna kendini bırakmak, kanallar, kiliseler, kuleler, sokaklar, köprüler, çiçekler, kanallardaki yansımalar, köprülerden kanaldaki yansımaları izlemek, durmak, banklarda oturmak...
Masalın suya düşüşü

Suda oluşan yeni bir masal

Suya açılan balkonlar, bahçeler

Daracık sokaklar


...bisikletin hareketinin en çok yakıştığı kentlerden biri Brugge, sonbahar yapraklı ağaçlar, sonbahar renkleri, ev duvarlarını sarmış sarmaşıklar...
Üzerinden kanalları ve yansımaları seyrettiğimiz köprüler

bir masal atmosferinde masal kahramanına dönen ben,
beyaz atlı prens beklemiyorum, asla...

Kendini koy verdiğin sokaklar

tuğla, bisiklet, çiçek ne de güzelleştiriyor birbirini

Güneş yüzümüzü buruştursa da içimiz güzel

sabah tek başına yürüyü, sabahın sessizliği, tuğla evlerden sarkan çiçeklerin güzelliği... sunuffel hostelde sabah sabah bira. Yalçın, Saat Kulesi'nin tepesinde, ben de bisikletle şehir turunda... şehre sırılsıklam bir veda...yağmur...


Saat kulesinden Brugge

Brugge
Mor trenle gittiğimiz, yeşil gezdiğimizdir

Zephry Ekspresi ile Kuzey Amerika'yı Keşif 3: San Francisco

25 Ocak 2020 San Francisco  Üç günün sonunda Emrywill tren istasyonunda iniyorum ve otobüs aktarması ile San Francisco'ya geçiyoruz.  Sa...